| siyanürün çalışmaları :O | |
|
+9CrimsonDust ayse_61 elif Sümeyra ~Osqe dicle wiwi* berika yomi¨ 13 posters |
|
Yazar | Mesaj |
---|
yomi¨ Tema Görevlisi
Mesaj Sayısı : 1965 Yaş : 32 Nerdensn..?? : Lapland İş/Hobiler : Çorap ve küpe koleksiyoncusu^-sanat+edebiyat Fan Club : Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1014 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın: pain brings art to life
| |
| |
berika SüPeR MoD
Mesaj Sayısı : 3063 Yaş : 28 Fan Club : Ruh Halin : normale döndü (: Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1269 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın:
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Ptsi Şub. 09, 2009 6:44 am | |
| ya inanamıyorum çok güzel olmuş. | |
|
| |
yomi¨ Tema Görevlisi
Mesaj Sayısı : 1965 Yaş : 32 Nerdensn..?? : Lapland İş/Hobiler : Çorap ve küpe koleksiyoncusu^-sanat+edebiyat Fan Club : Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1014 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın: pain brings art to life
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Ptsi Şub. 09, 2009 7:14 am | |
| | |
|
| |
dicle Admin
Mesaj Sayısı : 4477 Yaş : 32 Fan Club : Ruh Halin : bulduu ilk yerden atlıycak :) Rep : Kayıt tarihi : 11/06/08 Puan : 1191 Teşekkür : 7
Kişisel Kendinizi Tanıtın:
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Ptsi Şub. 09, 2009 7:38 am | |
| | |
|
| |
yomi¨ Tema Görevlisi
Mesaj Sayısı : 1965 Yaş : 32 Nerdensn..?? : Lapland İş/Hobiler : Çorap ve küpe koleksiyoncusu^-sanat+edebiyat Fan Club : Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1014 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın: pain brings art to life
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Ptsi Şub. 09, 2009 8:52 am | |
| | |
|
| |
yomi¨ Tema Görevlisi
Mesaj Sayısı : 1965 Yaş : 32 Nerdensn..?? : Lapland İş/Hobiler : Çorap ve küpe koleksiyoncusu^-sanat+edebiyat Fan Club : Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1014 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın: pain brings art to life
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Ptsi Şub. 23, 2009 1:59 pm | |
| Ölüme bir yüz çizdim ve kendimi sana böyle kanıtladım. Beni böyle sevdin ve ilgi duydun. Ve her gün sabırsız isteklerin arttı. Ölüm yüzünü bana kararttı ve hala nefes alıyorum yaşamdan uzakta. Elimde kalan leşler nefessiz kalmamı sağlamıyor, açken yiyebileceğim yılışık şeyler, ruhlardan ibaret. Çiçekler var büyüttüğüm içlerinde –ve çürüttüğüm- yarım evren kadar. Ve en güvensiz olduğum yerler o bahçeler ve zindanlarım ordalar en acılı asıllarımla asıldığım, yalnızca tek bir düşünüş ve hangi ipe ait olduğumu fısıldıyorlar yumuşak kıvrımlı sertleşmiş düğümler. Dehşetle ölüyorum ama onlar bitemeyecek çünkü devam edeceğim sallanmaya nefretle. Devinimli düşlerim uçuşuyorlar, yetinmek bilmeyecek, verilen söz ve hayal kırıklığı ve alınan azap taa derinden. Hepsi bu. Şeytana umut bağlayanlar şefkat göremeyenlerdir. Zindanlarında çok kafa vardır onların ve ölülerin ağız kokuları. Ve onlardır azabı işletenler ve dadanan geceleri uykularımıza en derin ve üzgün seslerle. Ölümlü meleklerdir onlar, hiçbir zaman yaşlanamayacaklar. kudret almışlar ve neşe sonsuz gösterilmiş gözlerine, acıyla beraber. En derin korkuların bile kurtarılmak için boşlukta şefkatleri vardır onlarsa meleklerdir gözü dönmüş, öç melekleri ve düşler karanlığa gider.
Onlar el ele verdiler, güneşi buza koy verdiler, güneş dondu ve dünya onlara ölümsüzlüklerini verdi, öçlerini aldılar benden ve düşünmeyi öğrendiler ve insanı oluştu, ölümlü melek. Şimdi zincirlerinden ve urganlarından kurtulduklarına göre artık zulmedebilirler… | |
|
| |
berika SüPeR MoD
Mesaj Sayısı : 3063 Yaş : 28 Fan Club : Ruh Halin : normale döndü (: Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1269 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın:
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Çarş. Şub. 25, 2009 9:55 am | |
| çok beğendim özellikle de son paragrafı.neyi düşünerek yazıyorsun bunları? | |
|
| |
yomi¨ Tema Görevlisi
Mesaj Sayısı : 1965 Yaş : 32 Nerdensn..?? : Lapland İş/Hobiler : Çorap ve küpe koleksiyoncusu^-sanat+edebiyat Fan Club : Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1014 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın: pain brings art to life
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Çarş. Şub. 25, 2009 11:05 am | |
| yazmak istediğimi.. sanırım yalnızca bu.
| |
|
| |
berika SüPeR MoD
Mesaj Sayısı : 3063 Yaş : 28 Fan Club : Ruh Halin : normale döndü (: Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1269 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın:
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Çarş. Şub. 25, 2009 11:41 am | |
| | |
|
| |
yomi¨ Tema Görevlisi
Mesaj Sayısı : 1965 Yaş : 32 Nerdensn..?? : Lapland İş/Hobiler : Çorap ve küpe koleksiyoncusu^-sanat+edebiyat Fan Club : Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1014 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın: pain brings art to life
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Çarş. Şub. 25, 2009 1:02 pm | |
| | |
|
| |
ayse_61 Dergi Görevlisi
Mesaj Sayısı : 1896 Yaş : 29 Nerdensn..?? : TR@BZON İş/Hobiler : öğrenci malesef:( Lakap...??? : ayşecan (: Fan Club : Ruh Halin : SaKiN Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 655 Teşekkür : 0
Kişisel Kendinizi Tanıtın:
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Çarş. Şub. 25, 2009 1:03 pm | |
| denizz süpersin ya.. ellerine sağlıkk çok güzel olmuş :D tebrikler:D | |
|
| |
yomi¨ Tema Görevlisi
Mesaj Sayısı : 1965 Yaş : 32 Nerdensn..?? : Lapland İş/Hobiler : Çorap ve küpe koleksiyoncusu^-sanat+edebiyat Fan Club : Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1014 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın: pain brings art to life
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Perş. Şub. 26, 2009 12:54 pm | |
| | |
|
| |
yomi¨ Tema Görevlisi
Mesaj Sayısı : 1965 Yaş : 32 Nerdensn..?? : Lapland İş/Hobiler : Çorap ve küpe koleksiyoncusu^-sanat+edebiyat Fan Club : Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1014 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın: pain brings art to life
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Perş. Nis. 16, 2009 10:54 am | |
| Rüzgar esiyor dışarıda bir yerlerde. Seslerini duymuyorum ama titreşimlerini hissedebiliyorum. Tüm perdelerim kapalı ve ağzım leş gibi kokuyor bu sessizlik ve karanlıkta. Saatin o kocaman bağırışını duyuyorum. Ne düşünüyor olmalı? Sürekli aynı şeyleri anlatıyor, gittikçe bağırıyor… ne kadar sinirli. Neye sinirli? Biliyorum yanıtlarını.
Kafamda sessizliğin yankısı ve kulaklarımda nefessizliğin ağır basıncının acısı var. Beni kıvrandırıyor ve adeta felç ediyor. Dışarıda bir yerlerde rüzgar esiyor ve beni de esmeye davet ediyor.
Pek çok insan duyamıyor şu tanrının sesini ve göremiyor saatin görkemini. Daha önce olsa ben de göremezdim o tahtadan elden düşme saatin aslında ne kadar ihtişam sahibi ve ürkünç olduğunu. Ama şimdi anlıyorum ki umutlarımın acısını o çıkarıyor benden. Keşke demeyi öğütleyen de o, kalbimdeki Lapland’den. O kapalı, mutlu ve yalnız şehirden. İstilaya uğrayan artık, başka yamyam turistler tarafından.
Bağırma artık dur bir ara! Kim dedi ki sana sanki ak sürekli. Bizi durdurmadan dur bir kez, kurban etmeden dur! Sen bir faşistsin özgürlüğümüzü çürüten. Ya seversin ya da parçalara ayır beni ve bütün işin bitsin! Sana neden bağımlıyız!
Saçlarım sanki kısalıyor sen bağırdıkça ve görkemin yüzümü tırmalıyor ve hilkat garibesi haline sokuyor senin hepimize sahip (-i satın almış) kapitalizmin onu, burun deliklerim büyüyor bunu hissediyorum. Dışarıda bir yerlerde rüzgar esiyor ve hala ona itaat etmemeye kararlıyım.
Bağırıyor, bağırıyor ıstırap içinde bağırıyor… sanki çok acı çekiyor. Pişman olsa keşke daha fazla suç işlemeden önce. Gözümden bir damla yaş düştü onu kurtarmalıydım bu elden düşme tahta saatin azabından. O süründürmeseydi, ben evlendirseydim(ya da öldürseydim). Ah ıslak şey nereye gittin!
Rüzgarın titreşimlerini duyuyorum ve ışığı karanlığın içinden görüyorum. Orada yerde parlıyor ve bana küfrediyor. Bir yandan rüzgar uğultusu, bir yandan saatin böğürüsü şimdi de sen mi çıktın umudumun asıl törpüsü!
Perdeyi pencereyi neyim varsa kırdım yırttım açtım artık duyduğum en yoğun şey rüzgarın o huzur dolu reel sesi ve ölümün cesurca azat edildiğim korkusunun ta kendisi…
( büyüyen burun delikleri onu toplar ve pislik dolu karanlığına alır. kudret dolu elden düşme tahta saat artık yalvaramaz…) | |
|
| |
berika SüPeR MoD
Mesaj Sayısı : 3063 Yaş : 28 Fan Club : Ruh Halin : normale döndü (: Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1269 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın:
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Paz Nis. 19, 2009 8:55 am | |
| vay be güzel olmuş.senin bu yazılarında tam olarak anlayamaığım bir şey var.acaip sanat kokuyo harika yazıyosun (: | |
|
| |
yomi¨ Tema Görevlisi
Mesaj Sayısı : 1965 Yaş : 32 Nerdensn..?? : Lapland İş/Hobiler : Çorap ve küpe koleksiyoncusu^-sanat+edebiyat Fan Club : Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1014 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın: pain brings art to life
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Çarş. Nis. 22, 2009 8:20 am | |
| | |
|
| |
yomi¨ Tema Görevlisi
Mesaj Sayısı : 1965 Yaş : 32 Nerdensn..?? : Lapland İş/Hobiler : Çorap ve küpe koleksiyoncusu^-sanat+edebiyat Fan Club : Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1014 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın: pain brings art to life
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Perş. Nis. 23, 2009 1:18 pm | |
| Gerçek şu ki kirli kül kumral saçlarımı yıkamaya üşeniyordum. Güneş o kadar tepemdeydi ki onların yağlı olduğu apaçık parlıyordu. Hava o kadar sıcaktı boncuklar halinde terliyordum. Ve karşımda birileri bana sürekli yalan söylüyordu. Dinlemek istemiyordum. Şeytan veya Azrail bile onlardan iyiydi dertlerini dinleyebilmem için. Şeytan kırmızıydı ve ben kızılı severim. Azrail ise dürüsttür, süründüren o değildir en kudretlisidir ki götürür. Her neyse, yalanlar artık canımı yakmaya başladı. Gazetede, dergide, sözde veya gözde doğru yok. Saçlarımın kirini gösteren güneş parlatıyor onları da başaramıyorlar aslen farkında değiller. Bunları bilerek üzülmeyi istemezdim, bunlardan adeta haz alanları görerek ışığımın sevişmesini.
Tanrının dağıttığı yanlış bedenlere yanlış ruhlar Şükran etmiyorlar diye ona Lanetlemiş gözünü tüm imrenenlerin Seviştirmiş güneşi denizle ve dağlarla Hepsi birer engelken olmuş güneş fahişe Lanetlilerin yalanlarında O zaman beklesin ki itaat, bu kadar öç almışken Çok beklesin daha Beni ne kışkırtırsa, ne dürüstse ona gideceğim Siyahın ihtişamı güzeldir ve Unutma karanlık bakiredir.
| |
|
| |
berika SüPeR MoD
Mesaj Sayısı : 3063 Yaş : 28 Fan Club : Ruh Halin : normale döndü (: Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1269 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın:
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Cuma Nis. 24, 2009 1:21 am | |
| yabancı yazarlar gibi yazmışsın.diğer yazılarına yaptığım yorumlar aynen geçerli.yeteneğine ve yazılarına diyecek tek bir sözüm yok.mükemmelsin. | |
|
| |
yomi¨ Tema Görevlisi
Mesaj Sayısı : 1965 Yaş : 32 Nerdensn..?? : Lapland İş/Hobiler : Çorap ve küpe koleksiyoncusu^-sanat+edebiyat Fan Club : Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1014 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın: pain brings art to life
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Paz Mayıs 03, 2009 1:04 am | |
| ilk hikaye denemem. ----------------------------
Merhaba. Benim adım Üdzaoye ama önemli değil. Mentöriousa denen küçük ama şirin, yaşamak için idare edebilecek bir yerde yaşıyorum. Herkes burada sadece buradaki kedilerden şikayetçidir. Ben küçükken belediye buraya o acınacak haldeki ufak canlıları(her ne kadar o zamanlar benim boyumu aşacak kadar büyük aslan ciğerci kedileri olsa da) tüketmesi için sabıkalı satanistler gönderirdi ama bir kedi o cani canlılardan birinin gözlerini oyunca ve diğer biri de yine öteki birini tırmalayarak, kan kaybından öldürünce bundan vazgeçtiler. Her neyse… İstikamet ettiğim yerde çok fazla kedi yoktur Mentöriousa’nın diğer mahallelerine göre, burada daha çok köpekler vardır ve hepsi iyi huyludur ama insanları sevmezler, benim gibi. Bu yüzden insanlar hep onlardan korkarlar, sivilken yanlarına yanaşamazlar. Ancak arabaya sahip bazı üst mevki insanları buradaki düşmüşlere yardım amacıyla köpeklerin üstlerine sürüp onları yaralarlar, aslında bu onları daha çok sinirlendirir ama gösteriş onların yapmaları gereken tek şeydir. Birlikte yaşadığım sütannem Polmeöya da bu burnu büyüklerin fanatiklerinden biridir. “Bak!” der her bir köpek havlayınca acı içinde, “Bak şunlara ne kadar da yardımsever insanlar, bir gün elime para geçince belki ben de bir bisiklet alıp öldürürüm o itleri!”. Gaddar ruhlu insanlarla dolu bir mahalle anlayacağınız Mentöriousa’nın Lağht’ı.
Sütannem Polmeöya biraz dindar bir kadındır, beni hep o katı din İta’yla eğitmeye çalıştı. İta dinine göre köpekler Şä(Şeytan)nın dostudur, onlara hep it derler; kedilerse Dögen(Tanrı)lerden birini öldürmüştür –evet Dögenler İta dininde ölümlüdür, türeyiş Dögeni dışında, kedileri ise İtaciler kedi diye adlandırırlar. Uğursuzluk getiren üç şey bu dinde kadın ayağı, kan ve ölü doğan kız çocuklarıdır. İbadeti ise türeyiştir. Her kız en az dört çocuk yapmalıdır. Kısır olanlar öldürülür ya da dinden çıkartılır. Böyle saçmadır anlayacağınız.
Bense o dindar İtacı Polmeöya’nın kedi düşkünü sütkızıyım. Kediler dünyanın yaşamayı hak eden tek canlılarıdır bence. Gereksiz yere kimseye saldırmazlar ve kimse için köle olmazlar, insanlar hayvanların Dögenleridir der İta dini. Kediler bu yüzden insanları sevmezmiş. Bu yüzden sanırım lakabım Uzaydan gelen. Çünkü bütün kediler beni sever ve köpekler ben onları sevmem çünkü yalakadırlar ama onlar beni çok sever zenginlerin arabalarınca ezilmiş, bacaklarını, sırtlarını veya kuyruklarını hep iyileştirmeye çalıştım.
Hatırlıyorum 4 yaşındayken evden kaçmıştım –Polmeöya kedilerle konuşmama izin vermezdi. Benimse tek arkadaşım onlardı. 2 km yürüyüp Teoz mahallesine gitmiştim küçük ayaklarımla –dedim ya Lağht’ta kedi bulunmaz. Sonra ben kedilerle konuşurken bir kadın beni de kedi sanıp kafama bir terlik fırlatmıştı. Tam ona dönüp küfredecektim ki onun terzi –ve aynı zamanda iğneci hemşire, Pepaşi olduğunun farkına vardım –küçükken beni hep onunla tehdit ederlerdi ve eli gerçekten ağırdı, hala o zamana ait bir morluk taşıyorum. Benim olduğumu fark edince önce koluma bir tokat attı ve “ne yapıyorsun o kedilerle!” diye ciyakladı. Konuştuğumu söyledim. Önce beni bir güzel dövdü sonra da Polmeöya’ya teslim etti. Polmeöya’dan da biraz dayak yedikten sonra bir daha Teoz mahallesine gitmedim. O gün bir beddua etmiştim, umarım öz çocuğun kısır kalır diye. Benden 2 yaş büyüktü.
Büyüdükçe daha çok hayranı oldum kedilerin. Onlar da beni çok sevdiler. Onları anlayabiliyordum, seslerini, harflerini, patilerinin ve tırnaklarının vücudumda bıraktığı izleri. Kollarım kan içinde kalıyordu ama değerdi bana küs kedilerle barışmak için. Sütannem bunları gördükçe beni dövüyordu ve sıcak sütle yıkıyordu günahlarımdan arınmam için ve büyüdüm. Kedilerim ve bana muhtaç köpeklerim her gece penceremin altında dururlardı, gece uyanık kalmaya alışmıştım. Kedilerimle konuşur köpeklerimi severdim. Ta ki Polmeöya bir gece onları görene dek –o zaman 10 yaşındaydım. Beni yine dövdü, azarladı, Dögenlerinden özür diledi ve sütle yıkadı. Daha sonra pencereme siyah bantlar yapıştırdı ve demir çubuklar ördürdü. Odamdan da çıkmamı yasakladı. Kedilerden ve köpeklerden korktuğundan hiçbir şey yapamadı onlara, onlar hep penceremde beni beklediler kedilerim miyavladı, köpeklerim havladı.
11. doğum günüme gelirsek, Polmeöya’nın benden 2 yaş büyük olan kızını diri diri gömdüler o gün. Kısırdı. Polmeöya’yı görmeliydiniz, o kadar çok dua ediyordu ki beni görecek hali yoktu. Ben de fırsattan istifade çıplak ayaklarımla evden kaçtım. O gün beni arayan soran olmadı ama öbür gün 15 km ötedeki henüz ulaşamadığım Palü mahallesinde bile ün salmıştım, herkes beni arıyordu. Görenler de oldu ama onları tehdit ettim kedilerimin onların gözlerini oymasıyla. O gün hiçbir şey yemedim, tuvalet ihtiyacımıysa yine kedilerimle tehdit ettiğim fakir evlerinde giderdim. Arkamdan bakan Tsozkujafjü(ismini telaffuz etmekte hep zorlandım) amca –kendisi bilgin diye geçinir, ne kadar yalnız ve bakiresin dedi. Dönüp baktım ve sonra devam ettim.
Ama o gecenin sabahında her yanım kan olmuştu! Neye uğradığımı şaşırdım. Kedilerim oramı buramı yalayıp beni temizlemeye çalışıyorlardı ama kan durmuyordu, en iyisi eve dönmekti yoksa kan kaybından ölebilirdim. Sütannem mutlaka yapacak bir şey bulurdu. Yoldan geri dönerken kasıklarımın o büyük ağrısı bütün vücudumu sarsıyordu. Gittikçe hızlanıyordu adımlarım ve arkamda kıpkırmızı bir renk bırakıyordum. Bacaklarım ve çıplak ayaklarım da öyleydi, kırmızı. Eve ulaşacakken sancılarım daha da arttı. Tsozkujafjü amca beni yine görmüştü. Zaten her şeyi görürdü, bilge değil sanki ajandı. Aldı beni en son model arabasıyla Polmeöya’ya götürdü. Polmeöya bana ne bir fiske vurdu ne de vücudumu kaynar sütün içine soktu. Aksine türeyiş Dögenine ardı ardına dualar sayıyordu, tuhaf şekilde teşekkür ediyordu.
Yıkandım ve anlamsızca altıma giydirdiği üst üste donlarla uyumuşum. Uyandığımda fark ettim ki penceremde siyah bant ve o demir çubuklar yoktu kedilerim oradaydı ve iyileştirmem gereken birkaç köpek. Doyasıya onlarla konuşuyordum, köpeklerin yaralarını sarmıştım ki kapımdan içeri girdi o ve bağırdı “Def olun itler!” diye ona hışımla döndüm ve elimi havaya kaldırdım arkamdan en küçük kedim fırladı ve onun suratına yapıştı. O kadar ince bir çığlık atmıştı ki köpeklerimi bile hırlattı. Korkunçtu, kedim onun sağ kulağını yedi. Daha sonra çıplak ayaklarımı gördü başına kan vurmuş kulaksız kadın. Ve gece eve biri geldi. Kıllı kolları ve dev bir vücudu vardı. Tıpkı göründüğü gibi tam bir barbar ayıydı! Adı Loğmpire’ymiş. Genç kızlığımın henüz 2. gecesi kadın oldum. Türeyiş devam etmeliydi ki türeyiş Dögeni ölümsüzlüğünü yitirmesin. Hayatımdan çektiğim en büyük acıydı o. Artık yalnız ve bakire değildim. Ama aslen çok daha yalnızdım. Benim o dayak darbelerine katlanan vücudum bu acıyı bir türlü hazmedemiyordu. Bana hiçbir insan yaklaşmamalıydı! Bu çok büyük bir şeydi 11 yaşındaki kedicil bir kız için çok ama çok büyük. Onun küçücüktü her yeri, ruhu ise büyümek zorundaydı. İntikamla büyüdüm bu sayede ve kanım kesildi. Kısa bir süre sonra karnım şişti. Nefret ettiğim insan ırkından birini içimde taşımak ne büyük bir acıydı ve utanç. Kedilerim bile artık bana iğrenir gözlerle bakıyordu İtacıların türeyişine uyduğumdan. Sizi seviyorum dedikçe beni tırmalıyorlardı. Köpeklerimin ise artık şefkate ihtiyaçları yoktu. Yeni icatlar çıkıyordu her gün ve üst mevki burnu büyükleri onlarla uğraşmaya adadılar kendilerini, bir avuç köpeğin canını yakıp Dögenlere itaat etmek ve düşmüşlere yardım etmektense onları seçtiler gösteriş için. Polmeöya hala onlara büyük kinler besliyordu, o ayrı konu. Geçen gün birinin koluna bir bıçak fırlatmış, ama benden yardım istemedi hiçbiri. Sanırım artık kesinlikle yalnız değildim. İnsanlarlaydım, kediler veya köpeklerle değil; o kahrolası üzgün, tatminsiz, ruhsuz ve ıstırap düşkünü halkla.
Tez geçti aylar ve acılar içinde çocuğumu doğurdum çıplak ayaklarım ve çocuğu kusan bölgemdeki kanın kırmızısıyla. 5 dakikaya kalmadan o ayı iblisin “kızı” ölü bulundu ve kedi ve köpeklerime geri döndüm. Artık yalnızdım ve bu her şeye bedeldi 12 yaşındaki bir kız çocuğu/kadın için. Doğum fotoğrafımı hatırlayanlar bana lanetli dediler ama umurumda değil zaten ben uzaydan gelmiştim buranın Dögenleri bana ceza veremezdi. Kedilerimden biri yanlışlıkla gözümü oyarak kör etti. Olsun hala tek bir gözüm vardı ve ben ilk aşkımı tek gözlü tattım. Bu masum bir “it”ti, Şä’nın dostu olanlardan. İlk gerçek öpücüğümü ondan aldım ve ilk gerçekten onunla seviştim. Hatırlatayım yaşım hala 12.
Kısa süre içinde vücudumda bir hastalık belirdi. Vücudum kendini kontrol edemiyordu, her yana her şeye saldırıyordum. Bedenime elektrik şokları iniyordu adeta mümkün değildi kontrol edebilmem. Hemşire Pepaşi sara dedi. Daha sonra bilgin Tsozkujafjü amca da bunu onayladı ve dedi ki “Bu Dögenlerin lanetidir. İtaat etmeyenlere verilen bir ceza ve burada gördüğümüz en büyük suçlu sensin. Herkes Dögenleri sever ama sen ite, kediye taparsın.” Buna elbette ki hiçbir zaman inanmadım ama hastalığım günden güne azıyordu artık kimseyi göremiyordum ve ağzım sürekli beyaz akışkanlar içindeydi ve vücudumun ısırılmaktan her yeri kan bombasına dönmüştü. Bütün bilginler ve sütannem toplandı ve bir karar aldılar. Lanet daha fazla Mentöriousa’nın Lağht mahallesinde barınamazdı –bu yaşlı, çirkin ve bir o kadar koşulsuzca dinine aşık kasabada. Beni asmaya karar verdiler ve ben 13 yaşındaydım artık. Batılıların en çok korktuğu rakam topluluğunda. İşte ipe böyle gidecektim, ama beni ipin öldürmesine asla izin tabi ki vermedim. Kedi ve köpeklerimin önünde dünyanın(ya da Mentöriousa’nın) en çok sperm salgılayan adamıyla seviştim ve onun adı Loğmpire’ydi, evet o ayıydı. Ve ağladım çığlık çığlığa “ben yalnız değilim” diye ve önce kedilerim diğer gözümü de itinayla oydular işkencelerini göremeyeyim diye sonra da köpeklerin ıslak dillerini hissettim vücudumda, beni tamamıyla paramparça ettiler o gerçekten büyük bir aşkla öpüştüğüm teker teker ağızlar.
İlerde kasabaya uğrayan ve mezarları açıp üzerinde inceleme yapan bir doktor fark etmiş ağzımdaki beyaz akışkandan ve vücudumdaki diş izlerinden aslında kuduz olduğumu… Belki de uğursuzluk kuralları doğruydu bilemem ya da oyuk gözlerimden önümdeki Gendozil(cennet)’i göremem… çıplak kadın ayaklarım, üstümdeki pıhtının kırmızısı ve mezarında günahsızca yatan kızımla. | |
|
| |
berika SüPeR MoD
Mesaj Sayısı : 3063 Yaş : 28 Fan Club : Ruh Halin : normale döndü (: Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1269 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın:
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Ptsi Mayıs 04, 2009 11:36 pm | |
| öncelikle müthiş yazmışsın. ama bazı sorularım var. 1-bunları yazarken bir hikayeden etkilendin mi? 2-isimleri sen mi buldun yoksa bir hikayede falan geçen isimler mi? tebrik ederim.bunu yazmak gerçekten bi yetenek ister.o da sende fazlasıyla var.çok güzel olmuş. | |
|
| |
yomi¨ Tema Görevlisi
Mesaj Sayısı : 1965 Yaş : 32 Nerdensn..?? : Lapland İş/Hobiler : Çorap ve küpe koleksiyoncusu^-sanat+edebiyat Fan Club : Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1014 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın: pain brings art to life
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Çarş. Mayıs 06, 2009 11:11 am | |
| 1. hayır somut olarak bir şeyden etkilenmedim ama etkilendiğim tabii ki çok şey var bunu yazabilmek için 2. isimleri tamamen ben uydurdum. 3. çok teşekkür ederim
| |
|
| |
berika SüPeR MoD
Mesaj Sayısı : 3063 Yaş : 28 Fan Club : Ruh Halin : normale döndü (: Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1269 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın:
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Perş. Mayıs 07, 2009 8:22 am | |
| süpersin (: tekrar tebrikler. | |
|
| |
yomi¨ Tema Görevlisi
Mesaj Sayısı : 1965 Yaş : 32 Nerdensn..?? : Lapland İş/Hobiler : Çorap ve küpe koleksiyoncusu^-sanat+edebiyat Fan Club : Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1014 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın: pain brings art to life
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Cuma Mayıs 08, 2009 7:03 am | |
| tekrar teşekkür ederim :)
| |
|
| |
yomi¨ Tema Görevlisi
Mesaj Sayısı : 1965 Yaş : 32 Nerdensn..?? : Lapland İş/Hobiler : Çorap ve küpe koleksiyoncusu^-sanat+edebiyat Fan Club : Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1014 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın: pain brings art to life
| |
| |
berika SüPeR MoD
Mesaj Sayısı : 3063 Yaş : 28 Fan Club : Ruh Halin : normale döndü (: Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1269 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın:
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Ptsi Haz. 01, 2009 2:26 am | |
| güzel olmuş.göz ve burun hatları çok belirgin.gerçek gibi.çok beğendim.eline sağlık. | |
|
| |
yomi¨ Tema Görevlisi
Mesaj Sayısı : 1965 Yaş : 32 Nerdensn..?? : Lapland İş/Hobiler : Çorap ve küpe koleksiyoncusu^-sanat+edebiyat Fan Club : Rep : Kayıt tarihi : 19/06/08 Puan : 1014 Teşekkür : 3
Kişisel Kendinizi Tanıtın: pain brings art to life
| Konu: Geri: siyanürün çalışmaları :O Ptsi Haz. 01, 2009 2:14 pm | |
| beğenmene sevindim gerçekten
| |
|
| |
| siyanürün çalışmaları :O | |
|